Suhrkamp Verlag'daki editörüm Raimund Felliger, 2004 yılının ekim ayındaki Frankfurt Kitap Fuarı'nı ziyaretimde bana şunu sordu: "Derrida'nın öldüğünü biliyor musun?" Bilmiyordum. Önümde bir perde kapandı sanki. Salonun gürültüsü birden farklı bir dünya oldu. Merhumun adıyla, sadakate çağrıyla, dünyanın birden daha ağır ve daha adaletsiz hale geldiği duyumuyla ve bu adamın gösterdiklerine karşı minnet hissiyle yalnız kalmıştım. Nihayetinde neydi bu? Muhtemelen şu: Çocukluğa geri dönmeden hayret ...