Beyaz adam kıtayı ayakları altında çiğnemeye başlamadan önce o muhteşem tabiatın içinde "vahşi" diye yaftalanan ama hiç de öyle olmayan bir hayat vardı. Bir gece baskına maruz kalıp da yok edilmeden hemen önce içlerini ısıtan bir ateşin etrafında toplanmış gençlere ve çocuklara öyküler anlatıyordu ihtiyarlar. Yanan ateşin dalgalanan alevlerine bakarak hülyalara dalıyordu dinleyenler. Genç Kara Geyik, sevdiği kızla evlendiği günün hayalini kuruyordu. Küçük Atmaca, büyüyüp babası gibi yiğit bir ad ...