Ailenin Toplumun çekirdeği olduğu görüşü, hayatının nispeten istikrarlı ve dengeli bir yapıda oluğu varsayımına dayalıdır. Bu varsayım ailenin toplumsal yeniden üretim aracı olarak işlev görmesinin ön şartıdır Hâlbuki günümüz ailesi, uzun vadeli bir tarihsel dönüşümün ürünü olup böylesi bir istikrar odağı olmaktan uzaktır.
Ailenin tarihsel olarak kurulabilir olduğu gerçeği, Türk modernleşmesinde ailenin bir dönüştürme alanı olarak tanımlanması ve modern bireyleri üretecek bir araç olarak algılanması sonucunu doğurmuştur.. Bu süreçte ilk olarak, hukuk reformları kullanılmış, ancak daha sonra toplumsallık fikri bu reformların eleştirisi olarak gündeme gelmiştir. Modernleşme serüvenimizde aile kuramı, modernliğin toplumsal yapıya kök salmasının aracı olarak kullanılmak istenmiştir.. Aile ve modernleşme arasındaki ilişkinin siyasal boyutu, izlenen aile siyasetinin Türk modernleşmesine derinden nüfus etmiş bir diyalektik çelişki taşıdığı göstermektedir.
Elinizdeki eserin, bu diyalektik etkileşimin, yani Türkiye'de siyasetin tarihsel olarak ürettiği bir gerilimlerin, ailenin modernleşme sürecine nasıl yansıdığını görmek isteyenler için mutlaka okunması gereken, yararlı bir kaynak olduğuna inanıyoruz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve çerezleri nasıl kontrol edebileceğinizi öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.