20. yüzyılın en esaslı, sarsıcı, açık medeniyet ve zihniyet eleştirilerini kaleme alan Fransız asıllı Müslüman düşünür…
“Batı medeniyeti gibi bir Doğu medeniyeti yoktur, Doğu medeniyetleri vardır. Bu sebeple bu medeniyetlerin her biri için özel şeyler söylemek gereklidir” der Guénon.
Âlemin Hükümdarı’nda Guénon geleneğin izlerini sürer.
Ortaya çıkış süreci, 1924’te, Les Nouvelles Littèraires adlı derginin baş editörünün davetiyle başlar. Ferdinand Ossendowski’nin Bêtes, Hommes et Dieux adlı kitabının Fransızca çevirisini tartışmak üzere düzenlenen bir konferansla ilgilidir bu davet. Guénon’la birlikte Neo-Thomist filozof Jacques Maritain ve René Grousset de çağrılmışlardır. B konferanstan üç yıl sonra, Guénon, geleneksel metafizik bakış açısından “âlemin hükümdarı” temasını geliştirdiği bu metni yayınlamıştır (1927).
Ossendowski’nin Bolşeviklerden kaçışı “nefes kesen inisiyatik bir serüven”dir. Kitabın en ilgi çekici kısmı, “Âlemin Hükümdarı” ve onun yeraltındaki Agartha krallığı hakkında kendisine aktarıldığını iddia ettiği son bölümdür. İşte Guénon’nun eseri de bu bölüm etrafındaki tartışmalarla başlar. Sonunda “tüm özel gelenekler aslında yalnızca büyük ilkel geleneğin uyarlamalarıdır.
Geleneği, Guenon’u ve hayatı yeniden tartmak için Âlemin Hükümdarı bir fırsat.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve çerezleri nasıl kontrol edebileceğinizi öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.