Arınmak, daha az iş kaygısı, daha az endişe, daha az üzüntü, daha az alışveriş, daha az televizyon, daha az bağırmak, daha az şikâyet etmek ve daha az yemektir. Göreceksiniz bu ve benzeri isteklerinizden arındıkça daha genç, daha huzurlu olacaksınız. Güzelleşeceksiniz.
Dr. Yaşar Yılmaz
Modern yaşam kirletiyor bizi! Endüstriyel gıdalar, evimizde ve hatta bedenimizde kullandığımız kimyasallar, hareketsizlik, hava kirliliği, radyasyon, stres Bu iç ve dış etkenler vücudumuzda zehirlerin (toksinlerin) birikmesine neden oluyor. Arındırılmayan toksinler ise zamanla çeşitli hastalıklara yol açıyor. İnsan sağlık aramaya başlayınca da, çözümü hep kendi dışında arıyor: Hastaneler, ilaçlar, tahliller, tetkikler, operasyonlar Doktorlar arasında bitmeyen bir alış-veriş, müthiş bir kısır döngü ve bağımlılık ilişkisi!
Dr. Yaşar Yılmaz ve Eylem Yılmazın kaleme aldığı ve Hayykitaptan yayımlanan Arınma Kitabı tam da bu noktada devreye giriyor. Hasta ile tıp endüstrisi arasındaki bağımlılık ilişkisini ortadan kaldırıyor ve hastayı özgürleştiriyor. Temiz bir sayfa açarak, hasta ya da değil tüm insanlara arınmayı/detoksu öğretiyor. Hastanın sağlığı hakkında söz ve sorumluluk sahibi olabilmesi için en çok ihtiyaç duyduğu bilgiyi ve bilinci sunuyor. Sağlık denince akla gelmesi gereken iki şeyi, insanın kendisini ve doğayı hatırlatıyor.
Kitabın yazarı Dr. Yaşar Yılmaza göre hastalık, insanoğlu doğadan ve doğal yaşamdan uzaklaştığında, kendi varlığını ve kendisine karşı sorumluluklarını unuttuğunda ortaya çıkıyor. Sağlık ise, bedenin kendini iyileştirme gücünün desteklenmesi ve artırılması demek. Dolayısıyla insana önce kendi sağlığının kontrolünü devretmek gerekiyor. Çünkü sağlığın sorumluluğu doktordan önce, kişinin kendisine ait.
Kitaptaki öneriler, yerli yabancı pek çok uzmanın görüşünü ve Dr. Yaşar Yılmazın doğal tedaviler ve alternatif sağlık alanındaki tecrübelerini yansıtıyor. Yılmazın 30 yılı aşkın mesleki tecrübesinden süzülüp gelen arınma programı sadece teorik değil; pratik, somut ve herkes tarafından uygulanabilir. Arınma Kitabı, sağlık ve tıp kavramına bütünsel baktığı gibi detoksa da bütünsel bakıyor. Okuyucuyu beslenme ve oruç dışında masaj, hipertermi, hidroterapi, balneoterapi, meditasyon gibi kadim ve etkili arınma teknikleriyle tanıştırıyor. Arınmanın; obezite, sigara bağımlılığı, kemik erimesi, menopoz, yüksek tansiyon, kalp yetmezliği, damar sertliği, kabızlık, diyabet, migren, gut, karaciğer yağlanması vb hastalıklarda nasıl bir tedavi metodu olarak kullanılabileceğini öğretiyor.
Arınma Kitabında önerilen detoks programıyla, bir yandan bedeninizin kendi kendini iyileştirme potansiyelini açığa çıkarırken, kronik hastalıkları nasıl iyileştirebileceğinizi de öğreniyorsunuz. Vücudunuzun parça parça değil bir bütün olduğunu kavrıyorsunuz. Doğanın ve doğalın değerini hatırlıyorsunuz. Ve Dr. Yılmazın piyasadaki detoks tacirleriyle ilgili şu ince uyarısını da asla unutmuyorsunuz: Doğal tedavi sadece bitkilerle yapılan uygulamalardan, detoks da yalnızca hiçbir şey yememekten ibaret değildir. Arınma, magazin sayfalarını süsleyen bir moda diyet akımı da değildir. Bu kitapta anlatılan sağlık konsepti insanlığın binlerce yıl öncesine dayanan tecrübesinin ve bilgeliğinin günümüze uyarlanmış şeklidir.
Kitaptan bir bölüm: Bedeninizin arınmaya ihtiyacı var mı?
Aşağıdaki soruların en az birine evet diyorsanız, bedeninizde toksin birikimi başlamış olabilir. Bu da arınmaya ihtiyaç duyduğunuz anlamına gelir:
Son zamanlarda baş ağrılarınız sıklaştı mı? Uyku problemleri mi yaşıyorsunuz?
Her sene soğuk algınlığı yaşıyor musunuz?
Tuvalete daha seyrek mi çıkar oldunuz?
Tuvalete çıkarken zorlanıyor musunuz? Ya da ishal misiniz?
Vücudunuzun değişik bölgelerinde şişkinlikler oluyor mu?
Yılın belli dönemlerinde gözleriniz ve burnunuz kaşınıyor ve sulanıyor mu?
Alerji veya ateşiniz var mı?
Yemeklerden sonra şişkinlik yaşıyor musunuz? Diyet ve egzersizle atamadığınız fazla kilolarınız mı var? Hazımsızlık mı yaşıyorsunuz? Gaz şikâyetiniz mi var?
Ağız ve beden kokusundan mı muzdaripsiniz?
Belli tip yiyeceklere mi aşeriyorsunuz; örneğin şekerli, nişastalı veya sütlü yiyeceklere?
Sabahları yorgun mu uyanıyorsunuz?
Cildinizde kaşıntı, sivilce veya başka cilt sorunları mı yaşıyorsunuz?
Kaslarınızda ve eklemlerinizde ağrı var mı?
Depresif bir ruh hali içinde misiniz?
Son zamanlarda en basit isimleri bile unutmaya mı başladınız?
Okuduğunuza veya karşınızdakinin konuşmasına konsantre olmakta zorlanıyor musunuz?
Sürekli yorgun mu hissediyorsunuz? Sinirli ve stresli bir insan haline mi geldiniz?
Kokulara hassasiyetiniz arttı mı?
Duygusal iniş-çıkışlar mı yaşıyorsunuz?
Günlük hayatınızda toksik maddelere duyarlılığınız arttı mı? Örneğin benzin, temizlik maddeleri, kişisel temizlik ürünlerinin kokularına karşı daha mı hassassınız?
Yüksek tansiyonunuz mu var?
Menopoz sendromu mu yaşıyorsunuz?
Evinizde veya işinizde toksik kimyasallar kullanıyor musunuz?
Sigara ve alkol kullanıyor musunuz?
Kas-iskelet sistemi ağrıları yaşıyor musunuz?
Alerji, ciltte kaşıntı, döküntü, egzama, akne, nefes darlığı, kireçlenme, sinüzit, hemoroid, cinsel yetersizlik, kısırlık, metabolik hastalıklar (kan yağları, tiroid, şeker vb), çarpıntı yaşıyor musunuz? Yoğun iş baskısı ve stres altında mısınız?
Bir tarafınızda uyuşma veya hissizlik yaşıyor musunuz?
Bedeniniz ilaçlara veya gıda takviyelerine garip tepkiler veriyor mu?
Okuyucu Yorumları