|
Format |
: Kitap |
|
Barkod |
: 9786052012529 |
|
Yayın Tarihi |
: 2018-04-04 |
|
Yayın Dili |
: Türkçe |
|
Baskı Sayısı |
: 1.Baskı |
|
Sayfa Sayısı |
: 620 |
|
Kapak |
: Karton |
|
Kağıt |
: 3.Hamur |
|
Boyut |
: 165 X 235 |
Okumak ve yazmak, insan hayatının birbirini tamamlayan iki etkinliği. Okumak: öğrenmenin en eski ve yaygın yöntemlerinden biri. Cehâlet perdelerini kaldırıp karanlıkları aydınlatan bir ışık. Batıl inanışları geçersiz kılıp bilim kapısını açan bir kılavuz. Koca Yunus'un;
İlim ilim bilmektir
İlim kendin bilmektir
Sen kendini bilmezsen
Ya nice okumaktır
dizelerindeki ifadesiyle insana kendini, çevreyi ve dünyayı tanıtıp geleceğini sağlam temeller üzerinde kurmasını sağlayan bir öğretmen.
Söz uçar, yazı kalır derler. Yazı: duygu ve düşüncelerin harflerle ifadesi, ileri bir hayat tarzının simgesi. Geleceğe yönelik düşünce ve çabaların semeresi, medeniyetin ve gelişmişliğin göstergesi. Eğitim ve öğretim, iletişim, sanat, edebiyat, genel anlamıyla kültür faaliyetlerinin aracı ve aktarıcısı, okuyucunun vazgeçemediği sevdalısı. Dertlilerin dert ortağı, gönüllerin sığınağı. Kalıcı olması, belge niteliği taşıması ve kültür aktarıcılığı yapması nedeniyle insanoğlunun büyük buluşlarından biri. Nerede ve nasıl, her kim ki bulmuşsa adını tarih sayfasına altın harflerle yazmak gerekir diye düşünürüm.
Sevgili okur, bu kitap aşk ilinden derilmiş ve gönül dilinden seslendirilmiş bir güldeste niteliğindedir. Sayfaları arasında gezinirken gül ile bülbül, Ferhat ile Şîrîn, Leylâ ile Mecnûn, Yûsuf ile Züleyhâ v.d. kahramanların aşk hikâyelerinden ve farklı konulardan bahseden şiirler ve eserlerle bunların incelenmesi; nazîre geleneği çerçevesinde vücut bulan eserler ve şairler arası etkileşim; neyin macerası ve divan şiirinde işlenişi, divan şiirinin arka bahçesi, hâl dili, medhiyeler hakkında bazı tespitler, kâtipler, aşk şiiri üçgeninde av ve avcılık, şiirde intihâl, şeyh ve şair biyografileri, Mevlânâ'nın hikâyeleri, Sadî-i Şîâzî ve Türk edebiyatına etkisi ile benzeri konularda yazılmış yazılarla karşılaşacaksın. Bu yazılar vasıtasıyla divan şiiri kapısından içeri girecek ve gizemli bir dünyaya adım atacaksın.
Ve yine sevgili okur, basın yayın faaliyetlerinin ivme kazandığı günümüz dünyasında okuma ve yazma zevkinden nasipsiz kalma. Aşk ve istek gerektiren okumayı, sabır ve emek mahsulü yazmanın hazırlık aşaması olarak algıla. Gezip gördüklerin, yaşadıkların, işittiklerin ve okuduklarından edindiğin kazanımları yazıyla taçlandır, gelecek nesillere ulaşmasını sağla. Sözcüklerin sihirli dünyasına gir, cümlelerin hünerli anlatımı ile dost ol. Farklı düşünce, hayal ve ruh hallerinin farklı konularda yazılara temel oluşturacağını bilincine var. Sevinç, coşku ve mutluluğun güldürüp eğlendiren; hüzün, hayret, kaygı, telaş, sıkıntı v.b. ruh hallerinin duygulandırıp üzen ve düşündürüp ders veren yazılara zemin hazırlayabileceğini unutma. Haksızlık ve aldatılmayı öfke, kızgınlık ve kavga sebebi sayıp kendine ve çevrene zarar verme. Olayları dargınlık ve küskünlüğe dönüştürmeyip kaleminin sesine kulak ver, gönlündeki hüznü kelime ve cümlelerle resmet. Kötü komşunun insanı ev sahibi yapması misali olumsuz şartların ve ikiyüzlü dostların insanı yazar ya da şair yapabileceği ihtimâlini asla göz ardı etme!
Okuyucu Yorumları