Türkçü yazarlarımızın önde gelenlerinden Ahmet Hikmet Müftüoğlu edebiyatımızın milliyetçi hareketini temsil etmiştir. Türkçülüğü siyasi sahada savunan isimlerimizdendir. Yazarlığa Servet-i Fünuncular içinde başlamış, Meşrutiyetten sonra Türkçülük ülküsünü benimsemiş ve Servet-i Fünunculardan ayrılmıştır. Müspet ilimlerle ilgili tercümeler yapmış ve Hazine-i Fünun ile Servet-i Fünun dergilerinde yayımlatmıştır. 1894-1900 yılları arasında aynı dergilerde hikâyelerini sunmuştur. 1908den sonra sanatını sosyal konulara yönlendirmiştir. Ölümüne kadar bu fikre bağlı kalmış, Çağlayanlarda hikâyeleri ve Gönül Hanım adlı romanında bunu sergilemiştir.
Ahmet Hikmet Müftüoğlunun Haristan ve Çağlayanlar adlı iki hikâyesi onun edebî hayatının ilk dönem eserleridir. Servet-i Fünun dergisinde yayımladığı hikâyeleri Haristan adıyla kitaplaştırmıştır. Bu hikâyeler içinde aşk duygusunu en güzel işlediği hikâyesi Haristan ve Gülistan adından dolayı ve Mehmet Raufun öncülüğünü yaptığı bir anlayış nedeniyle kitap, daha sonraki baskılarında bu adla yayımlanmıştır.
Haristan, yirmi iki parça hikâyeden oluşmaktadır. 1901de Edebiyat-ı Cedide Kütüphanesinin dokuzuncu kitabı olarak yayımlanan eser; yazarın bazı yazıları ile birlikte Almanca, Fransızca ve Macarcaya çevrilerek yayımlanmıştır.
Ahmet Hikmet Müftüoğlu, Haristanda; devrinin sanat ve edebiyat anlayışına gerek içerik gerek biçim bakımından farklı bir boyut kazandırmıştır. Hikâyelerin konularını yazar, içinde bulunduğu çevrenin gözlemlerinden yararlanarak belirlemiştir. Özellikle ele aldığı sosyal konulara getirdiği yeni bir bakış açısı dikkate değer. Ele aldığı konular arasında evlilik, aşk ve tabiat sevgisi, Müslüman Türk insanının hayat anlayışı, geleneksel yapının tahlili vb.
Mektup, monolog, hatıra tarzında ele alınan hikâyelerde tahlil ve tasvirler önem kazanır. Eserdeki duygu ve düşünceler bir mensur şiir havasında ifade edilir. Bu anlayışı; araştırmacı Cevdet Kudret, Bu kitaptaki hikâyelerin çoğu, hikâye olmaktan çok, şairane sözlerle doldurulmuş mensur şiir havacı taşımaktadır. yargısında bulunur.
Birçok yazar ve araştırmacı tarafından övgüyle söz edilen Haristanda dil anlayışı bir bakıma eski görünümü yansıtmaktadır. Zamanına kadar kullanılmamış bazı Arapça ve Farsça tamlamaların kullanılmasında hiçbir sakınca görmemiştir. Âdeta yeni tamlamalar keşfetmiştir. Edebî sanatlardan özellikle mecaz ve teşbihleri sık sık kullanması esere süslü bir üslup kazandırmıştır.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve çerezleri nasıl kontrol edebileceğinizi öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.