Felsefi düşüncelerin, kısa öykülerin ve düzyazı şiirlerin çarpıcı bir örneği olan Hazlar ve Günler, Proustun zarif ve dokunaklı hislerini ve anılarını bir araya getirirken, bizlere de Proustun düşünce dünyasına kısaca göz atabilme fırsatı sunar. Yüzyıl sonu Paris salon toplumunu öykülerin odağına alırken, onları pekiyi gözlemlemiş birinin gözünden yaşamlarını, aşklarını, tavırlarını ve güdülerini tasvir eder. Tasvirleri, dönüşümlü olarak iğneleyici bir hicivle, acı bir dokunaklılıkla, imgelerle ve izlenimlerle katmanlaşır.
Türkçeye ilk kez çevrilen ve Proustun ilk eseri olan Hazlar ve Günleri siz değerli okurlarımıza sunmaktan büyük bir haz duymaktayız
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve çerezleri nasıl kontrol edebileceğinizi öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.