Hukukun doğuşu devletle değil, insanın doğası gereği ortak bir yaşama geçmesiyle
olmuştur. İnsan, sadece fiziksel ihtiyaçlarını karşılayan ve mantık yürütebilen bir varlık
değil, kendisi için uyulması gereken değer yargıları (iyi, kötü, adil olan ve olmayan)
üreten tinsel bir varlıktır. Bu değer yargıları vasıtasıyla bazı davranışları özgür
bırakırken, bazılarına yasak koyar. Bunun anlamı normların ve hukukun oluşmasıdır.
Dolayısıyla hukukun niteliğinin kavranması, insanın ve insan eğilimlerinin
araştırılmasına bağlıdır. Dünyada büyük etkinlik kazana bu söylemin ülkemizde hiçbir
yankı bulmamsı çok ilginçtir. Unutmamak gerekir ki; İnsanlık tarihi emeğiyle doğayı
kültüre dönüştürmeye çalışan insanın olduğu kadar, etik alanında iyiyi, estetik
alanında güzeli, hukuk alanında adil olanı bulmaya çalışan insanlığın da tarihidir.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve çerezleri nasıl kontrol edebileceğinizi öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.