İbn Sînâ, sadece İslâm medeniyetinin değil, tüm zamanların en büyük zekâlarından birisidir. Onun, Tanrı’dan insana kadar var olan her şeyi bütüncül bir şekilde anlamlandıran felsefî sistemi, hem muhteva hem de yöntem açısından İslâm felsefesinin zirvesini teşkil etmektedir. İbn Sînâ sonrasında İslâm felsefe geleneği neredeyse tamamen onun felsefesinin imkânları ve zaafları etrafında şekillenmiş ve bu etki, farklı disiplinlere da yayılmış bir şekilde 18 yüzyıla kadar devam etmiştir. Diğer yandan İbn Sînâ’nın etkisi sadece İslâm dünyasıyla da sınırlı kalmamış, eserlerinin Latinceye çevrilmesi neticesinde Avrupa’da skolastik ve erken modern felsefe üzerinde derin ve kalıcı izler bırakmıştır. İbn Sînâ’nın Mirası, İslâm felsefe mirasının keşfi yönündeki çabalara küçük de olsa bir katkıda bulunmak amacıyla, Dimitri Gutas’ın ortaçağ İslâm felsefesi ve bu felsefenin en önemli temsilcisi durumundaki İbn Sînâ hakkında geçen otuz yılda kaleme aldığı on sekiz makalenin tercümelerini bir araya getirmektedir. Gutas, bu makalelerde, bir yandan, İbn Sînâ’yı merkeze alarak İslâm felsefesi mirasının daha doğru bir şekilde nasıl değerlendirilmesi gerektiğini, tarihî ve filolojik verilere dayanan özgün ve ufuk açıcı bir felsefî yöntem ve içerikle okuyuculara sunarken, bir yandan da modern araştırmalarda yerleşik hale gelmiş kabulleri esaslı bir eleştiriye tâbi tutmaktadır.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve çerezleri nasıl kontrol edebileceğinizi öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.