Allah ona bakar ve namazında sağa-sola baktığını, fikrinin dükkânıyla ve ticaretiyle meşgul olduğunu görür. Kul ise bütün bunlara rağmen Ancak Sana ibâdet ederiz demektedir. Hâlbuki yalan söylemektedir. Allah öyle bir kula şöyle der: Bütününle Bana ibadet ettiğini söylerken yalan söyledin. Gözünle kıbleden başka bir yere yönelmedin mi? Kulağını oradakilerin sözüne vermedin mi? Kalbinle sana söylenenleri düşünmedin mi? O halde ibadet ederiz sözündeki dürüstlüğün nerde kaldı!
İbn Arabî
*Ben namazda Rabbime yönelirim; Onun iltifatına alışmışımdır. Na¬maz gözümün nûrudur. sırrı zuhûr eder; gözlerim nûrlanır, içim açılır.
Namazda, içimde duyduğum rahatlıktan, manevî zevkten ötürü ruhumun penceresi açılır da, oradan vasıtasız olarak Allahtan haberler gelir, ilhâm gelir.
Allahın ilhâmı, feyz yağmuru, rahmeti, nûru, ezeldeki kaynağımdan ve hakîkatimden gelir, penceremden evime girer.
Penceresi olmayan bir ev, cehennem gibidir. Ey Allahın kulu! Dinin aslı, temeli manevî pencere açmak ve oradan tevhîd ve hidayet nûru alarak gönlü, gözü aydınlatmaktır.
Mevlânâ
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve çerezleri nasıl kontrol edebileceğinizi öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.