Kendimi bir mektupta seyrettim. Büyülü bir aynaydı bu. Bu aynada bütün paslarından arınmış ve tanrılaşmış bir Cemil Meriç vardı. Senin Cemil'in. Bu aynada ikimiz vardık. Eriyen, dağılan, kaynaşan ikimiz. 13 Ekim 1966
-Cemil Meriç-
Hayatın sonbaharında yaşanan aşklar bir çınarın yaprakları gibi sararmaya mı mahkûmdur? Evliliği bir buz parçası gibi eriyerek yok olurken, kendini yalnızlığa hapsetmiş bir kadın.Sevgiye, sevmeye, sevilmeye aç, muhtaç bir erkek.Hep 'öteki' olmuş bir erkeğin, kendisini karanlık dünyasını kokusuyla aydınlatan bu kadının kollarına bırakarak aşka ve hayata tutunmasıKitapların, mektupların satır aralarında doğup destana dönüşen tutkulu bir aşk. Dante ve Beatrice gibi
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve çerezleri nasıl kontrol edebileceğinizi öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.