XIX. yüzyıl İstanbulu'nda saraydan gündelik hayata Batı müziğinin serüveni
Hanedan, Sultan II. Mahmud'dan itibaren Batı müziği eğitimi almaya başladı. Sultanlar besteler yaptılar, tiyatro yaptırıp konser ve opera izlediler, yabancı müzisyenleri ağırladılar. Ordularda askerî müzik okulları ve bandolar kuruldu. Batı müziği, devlet merasimlerinin vazgeçilmez bir unsuru oldu. Her saltanat döneminde resmî marş bestelenip çalındı. Osmanlı Sarayına bağlı Muzıka-i Hümâyun; orkestra, bando ve opera takımlarıyla Batı müziğinin yaygınlaşmasında önemli bir rol oynayarak mirasını bugünkü Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ve TSK Armoni Mızıkası'na devretti.
Saray; tiyatroları destekledi, müzik okulları açtırdı, okullara piyano aldırdı, müzik kitapları bastırdı, bestecileri ve müzisyenleri ödüllendirdi. Avrupa ve Amerika'dan pek çok müzisyeni, besteciyi ve çalgı üreticisini unvan, nişan ve madalyayla taltif etti.
Müzik öğretmenleri, müzisyenler, müzik mağazaları, yayıncılar, müzik okulları ve tiyatroların faaliyetleriyle başlayan Beyoğlu (Pera) merkezli müzik piyasası ise fonograf, gramofon ve sinemanın gelişiyle büyüdü. Batı müziği; eğitim, icra, nota, yayıncılık ve bestecilik gibi pek çok alanda alaturka müzik kültürünü etkiledi.
Batı müziğinin Osmanlı'daki serüvenine ışık tutan bu eser, yüzlerce Osmanlıca belge ve gazete haberinden de faydalanılarak hazırlanmıştır.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve çerezleri nasıl kontrol edebileceğinizi öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.