1982 Anayasası, güçlü bir Cumhurbaşkanını öngörmüş olmakla birlikte, parlamenter hükümet sistemini kabul etmiştir. Seçilen hükümet sistemi hangisi olursa olsun, Dünya'da genel eğilim, iktidarın kişiselleşmesi yönündedir. Başkanlık hükümeti sisteminin özünde zaten tek bir kişinin yani Başkanın yönetiminde bir yürütme organı vardır. Parlamenter hükümet sisteminde de esasında Başbakanın iktidarından bahsetmek mümkündür.
Parlamenter hükümet sisteminin teorisinde Başbakan da hükümet içerisindeki bakanlardan biridir. Ancak bu hükümet sisteminin gelişim seyri içinde Başbakanın konumunun gitgide ağırlık kazandığını görmekteyiz. Parlamenter hükümet sisteminin klasik teorisinde Başbakanın diğer bakanlar karşısında "eşitler arasında birinci" (primus inter pares) olduğu kabul edilmektedir. Öncelikle Başbakanın Bakanlar Kurulu içinde çok özel bir yere sahip olduğunu belirtmek gerekir. 1982 Anayasasının bakanların Başbakanca seçileceğini ve yine Başbakanın önerisi üzerine Cumhurbaşkanınca görevlerine son verileceğini düzenleyen hükümleri Başbakana bakanlar üzerinde hiyerarşi benzeri bir güç kazandırmaktadır. Yürütme organı İçinde en güçlü kişinin Başbakan olduğunu söylemek mümkündür. Ayrıca, Anayasa'nın 112. maddesinin Başbakanın, Bakanlar Kurulunun başkanı olarak, bakanlıklar arasında işbirliğini sağlama ve hükümetin genel siyasetinin yürütülmesini gözetmesini&;#59; bakanın, Başbakana karşı sorumlu olduğunu&;#59; Başbakanın, bakanların görevlerinin Anayasa ve kanunlara uygun olarak yerine getirilmesini gözetmek ve düzeltici önlemleri almakla yükümlü olduğunu düzenleyen hükümleri bakanlar karşısında Başbakanın ne denli güçlü bir konuma sahip olduğunu göstermektedir.

Okuyucu Yorumları