|
Format |
: Kitap |
|
Barkod |
: 9789755393001 |
|
Yayın Tarihi |
: 2013-12-06 |
|
Yayın Dili |
: Türkçe |
|
Baskı Sayısı |
: 2.Baskı |
|
Sayfa Sayısı |
: 320 |
|
Kapak |
: Karton |
|
Kağıt |
: 2.Hamur |
|
Boyut |
: 196 X 135 |
Felsefe yapmak hep uçuk ve soyut şeylerden söz etmek anlamına gelmiştir. Diyebiliriz ki Postmodernlik ve Hoşnutsuzlukları bu anlayışı ve önyargıyı silebilecek nitelikte.
Zygmunt Bauman bu kitapta pratiğin felsefesini yapıyor. Postmodern dünyada kesin olan tek şeyin belirsizlik olduğunu ve olumsallık değirmeninin bütün paradigmaları her an yeniden kurduğunu gözlemliyor. Bundan dolayı da, hiç kimsenin avangartlık iddiasında bulunamayacağını; çünkü olumsallık değirmenin de öğütülmekten kaçmanın mümkün olmadığını söylüyor.
Bauman Postmodernlik ve Hoşnutsuzluklarında bizi yabancıların, türedilerin, paryaların, turistlerin, aylakların, köktencilerin ve benzerlerinin dünyasına sokuyor. Söz konusu kesimlerin neden toplumun vazgeçilmez üyeleri olduğunu görüyoruz. Yerlilerin türedilere ne kadar muhtaç olduğunu, onlar olmadan kendilerinin de yersiz kaldığını fark ediyoruz. Yerliden fazla yerlici kesilen yabancıların ruh halini anlamaya çalışıyoruz. O çok yücelttiğimiz kültüre bir de tüketici kooperatifi olarak bakıyoruz.
Aydınlanmanın çelişkilerine tanık oluyoruz. Toplumu eğitmek isteyen avangart aydınlatmacıların, işlevleri sona erip işsiz kalınca nasıl deliye döndüğünü, yığınlara saldırdığını görüyoruz. Öte yandan modern çağın başındaki eğitim devriminin izini sürerek Foucaultnun Cinselliğin Tarihini gözden geçiriyoruz.
Postmodern pratiğin felsefesi olarak nitelendirebileceğimiz bu çalışmanın kendi özgün temelleri de var: Özgürlük, daha fazla özgürlük; farklılık, daha fazla farklılık; ve bir de (bunların sürekliliğinin sağlanması için) dayanışma, daha fazla dayanışma.
Belirsizlik ve farklılıkların egemen olduğu postmodern dünyada sorumluluk ile özgürlüğü bir madalyonun iki yüzü olarak gören Bauman son sözü de özgürlüğe veriyor.
Okuyucu Yorumları