Her şey isimsiz bir e-postayla başladı:
Ben istihbarat teşkilatının kıdemli bir üyesiyim.
Dünya tarihindeki en büyük istihbarat sızıntısı işte bu sözlerle başladı. ABD Ulusal Güvenlik Kurumu (NSA) için çalışan genç bilgisayar dâhisi Edward Snowden, çalıştığı bu güçlü kurumun yeni teknolojiler kullanarak bütün dünyayı gözetlediğini öne sürdü. İstihbarat teşkilatları buna interneti yönetmek diyordu.
Barack Obama'dan İngiltere Başbakanı David Cameron'a, Fransa, Endonezya ve Brezilya devlet başkanlarından Türkiye ve Almanya başbakanlarına kadar dünya çapındaki birçok liderde şok etkisi yaratan belgeler birçok sırrı da dünyanın gözleri önüne serdi.
Elinizde tuttuğunuz bu kitap Snowden'ın mücadelesinin ve tüm baskılara rağmen bu atlatma haberi dünyaya duyurmaya çalışan iki gazetecinin hikâyesidir.
İnandığı doğruların peşinden giden bu eşsiz genç adam, kız arkadaşını Hawaii'de bırakıp sırlarla dolu sabit disklerle Hong Kong'a doğru yola çıkmış, ortaya çıkardığı sırlar yüzünden kendini çeşitli ülkelerden sığınma hakkı alabilmek için mücadele verirken bulmuş ve sonunda Moskova'da sıkışıp kalmıştır. Şimdi de kendi vatanı tarafından casuslukla suçlanmakta ve sürgünde geleceği belirsiz bir hayat sürmektedir.
Ödüllü gazeteci Luke Harding, internet çağının bütün sakinlerini huzursuz eden güvenlik açıklarına, bireysel özgürlüklerimizi tehdit eden küresel izlemelere ve içinde bulunduğumuz dijital çağdaki tehlikelere dair önemli ve yerinde bir kamuoyu tartışması başlatıyor.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve çerezleri nasıl kontrol edebileceğinizi öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.