Tanzimattan itibaren Türk aydınlarının çoğu hayatlarında siyaset, edebiyat ve aksiyonu birleştirmişlerdir. Osmanlı Türkiyesinin asırlardır daldığı Devlet-i ebed-müddet rüyasından üst üste muharebe felâketleri, yabancı müdahalesinin her an etrafında döndüğü taksim tehdidi, azınlık isyanları ve daha bir yığın siyasî gailenin korkusuyla uyanan nesiller, Avrupanın baş ucunda ihtirasla beklediği Hasta Adamı kurtarmak için sürekli olarak mücadele etmişlerdir.Bu mücadelenin 1865-1908 yılları arasında görülen başlıca iki hareketi, Yeni Osmanlılar ve Jöntürkler, son yüzeli senelik kültür ve edebiyat tarihimizde ihtilâl edebiyatı diyebileceğimiz zengin bir literatür vücuda getirmişlerdir.Devrinde çıkardığı Mizan gazetesinden dolayı Mizancı diye şöhret bulan Murad Bey (1854-1917), bu ihtilâlci edebiyatçıların Namık Kemalden sonra en dikkate değer ve siyasî aksiyonuna sıkı sıkıya bağlı mizacı ve hayat merhaleleri göz önünde bulundurulursa, en problematik şahsiyetlerinden biridir. Namık Kemal gibi onun da gazeteci, romancı, tenkitçi, piyes yazarı, hatırât muharriri, siyasî eser müellifi ve tarihçi gibi hepsi birbirini tamamlayan çeşitli cepheleri vardır.Ülkemizin tanınmış bilim adamlarından Prof. Dr. Birol Emil tarafından yazılan elinizdeki eser Mizancı Murad Beyi bütün yönleriyle ele alan en kapsamlı çalışma niteliğindedir.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve çerezleri nasıl kontrol edebileceğinizi öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.