Televizyon haberlerinde nesnel gerçekliğin tarafsızca sunulduğu iddiası, ticari televizyonların haberciliğinin meşruiyet zemininin kurucu öğesidir. Her akşam ekran aracılığıyla karşı karşıya bırakıldığımız dünyanın aslında hiç de tarafsızca yansıtılan bir dünya olmadığının ve olamayacağının kanıtları bu kitapta sergileniyor. Haber, ideoloji ve söylem, bu ilginç kanıtları sunabilmenin olanağını sağlayan kuramsal çerçevenin anahtarı olarak, en önemli metinler içinden tartışılıyor.
Çiler Dursun, gerek kuramsal yaklaşımın örgüsü, gerekse televizyon haberlerine ilişkin çözümlemenin şaşırtıcı ve keyifli dokusu ile her akşam karşısına geçtiğimiz televizyon haberlerine farklı bir bakışla yönelmenin olabilirliklerine değiniyor. Güç ilişkilerinin kuruluş mekanizmalarını, fikirleri ve yaklaşımları bir örnekleştirmenin, tek tipleştirmenin stratejilerini televizyon haberleri aracılığıyla açığa çıkarıyor.
Haberlerdeki dilin ve görüntünün sanıldığı kadar saydam ve doğrudan olmadığının, mikro düzeyde bir çözümlemeyle sunulan ilk kanıtlarından biri bu çalışmadır. İdeolojinin haber metinlerinde nasıl tıkır tıkır işlediğinin çarpıcı bir örneği olan bu kitap, iletişim alanında bundan sonra yapılacak çözümlemelerde, öncelikle başvurulacak metinlerden biri olmaya aday. Ancak asıl önemi, güç ilişkileriyle mücadelenin her düzeyde ve hayatın her anında -televizyon izlerken bile- sürdürülmesi gerektiği konusundaki samimi vurgusunda belirmektedir. Medyayla sürekli hesaplaşan herkesin kılavuzu olacak bir yapıt.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve çerezleri nasıl kontrol edebileceğinizi öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.