Sivil itaatsizliğin gurusu olarak kabul edilen ve genellikle kölelik karşıtı fikirleriyle tanınan
Henry David Thoreau, bu eserinde Walden gölü kıyısında edindiği deneyimlerini okuyucuya
aktarmaktadır. İncelikli ve etkileyici betimlemeleriyle nefes kesici bir eser olan bu kitapta
yazar mevcut toplumsal düzeni eleştirmekte, insanların yaşamlarını boşa harcadığını ve
yapmaları gerekenin gerçeğin peşinde koşmak olduğunu vurgulamaktadır. Paranın ve
dolayısıyla çalışmanın kölesi olmadan, gayet az bir maliyetle daha özgür ve huzurlu bir
hayat sürülebileceğini kendi yaşam deneyimleriyle gözler önüne seren Thoreau, bize bu
kitabında toplumsal düzenin zincirlerinden bir an önce kurtulmamız gerektiği
öğütlemektedir.
Buna göre para her şey değildir; fazla para yalnızca gereksiz olanı satın alır; ruhumuzu
özgürleştirmemiz için paraya değil, gerçeğe ihtiyacımız vardır.
Aradan yüzyıldan daha uzun süre geçmiş olmasına rağmen, Thoreau'nun düşünceleri ve
tecrübeleri hâlâ geçerliliğini korumaktadır. Yozlaşmış toplumun bir parçası olmayı
reddeden yazar, bu kitabında gündelik yaşamlarımızda "normal" olarak addettiğimiz
değerlerimizi sorgulamamıza yol açmaktadır.
Thoreau'nun Walden kitabı, bu noktada kendi içimize dönüşümüzün kapısını aralayabilir ve
belki böylece kendi yaşamlarımızda bir devrim gerçekleştirebiliriz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve çerezleri nasıl kontrol edebileceğinizi öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.