Birçok insanın ya da nesnenin bir öyküsü vardır. Ama Zlata gibilerin, dünyanın herhangi bir yerindeki Soykırım Çocuklarının, savaş vurgunu, travma kurbanı çocukların öyküsü hep ayrı bir yere konmalıdır. Çünkü o yaşanmışlıklar hiç yaşanılması istenmeyen, yinelenmesi hiç ama hiç özlenmeyen yaşam kesitleridir! Ve bu yaşanmışlıkları yaratan olgulara karşı olmak, onunla savaşmak; insan olmanın ön koşulu diye hem belleklere hem de dünyanın tabanına / tavanına bir daha silinmeyecek şekilde kazınmalıdır!
Zlata´nın Saraybosna´sı, ülkenin genelinde olduğu gibi tam bir mozaik görünümündedir. Zlata on bir yaşma gelinceye dek bu mozaik onun için her gün bir değişik eşsiz güzellik sergileyen şaheser bir tablodur... Ta ki Avrupa´da; Polonya´da, Romanya´da, Yugoslavya´da Barış Güvercini vuruluncaya kadar! Bosna-Hersek´de barışın ve sevginin mezar taşları dikilmeye başlanır. Barışın ölüm tarihi şubat 1992 diye kaydedilecektir... Tetik kim tarafından ne için, nasıl, hangi kışkırtıyla çekilirse çekilsin bir yerde gidip barışı ve sevgiyi bir seveni bir sevileni vuracaktır.
İnsanlığın; ilk eldeki en önemli, en paha biçilmez değerdeki kazanımı çocuklarıdır. Ve savaşlardan en çok çocuklar zarar görür...
Zlata Filipoviç, Anne Frank, Zana Dugoli, Janine Phillips, Werner Galnik, Ina Konstantinova, Colin Perry gibi çok azı bu acıların sözcüsüdür. Şimdi hep birlikte Zlata´nın sözcülüğünde, o kıyımın öyküsünü okumaya duralım...
(Arka Kapak)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve çerezleri nasıl kontrol edebileceğinizi öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.